Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, Başakşehir-Çam ve Sakura Kent Hastanesi-Kayaşehir metro sınırı açılış merasiminin akabinde ‘Başakşehirli Romanlar Klâsik İftar Buluşması’nda Roman vatandaşlarla bir ortaya geldi.
Erdoğan, 8 Nisan Dünya Romanlar Günü’nde Bahçeşehir’de Roman vatandaşlarla iftar yaptı. Erdoğan’a HÜDA-PAR Genel Lideri Zekeriya Yapıcıoğlu ve AKP İstanbul Vilayet Lideri Osman Nuri Kabaktepe eşlik etti.
“İÇİŞLERİ BAKANLIĞIMIZ BÜNYESİNDE BİR ROMAN UYUM MERKEZİ AÇTIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programda yaptığı konuşmada şunları söyledi:
* “Roman kardeşlerimizle bir ortaya geldiğim her anın benim gönlümde farklı bir yeri var. şahsen kalpten kalbe giden o kapalı yola şahsen şahit olduğumuz toplantılar sizlerle birlikte gerçekleştirdiğimiz buluşmalardır. İftarınızı bizimle paylaşmanızdan duyduğum memnuniyeti burada bilhassa söz etmek istiyorum.
* Elbet bugünlerde tüm ayrılıklarımızı dışarıda bırakarak oturduğumuz şu muhabbet sofrasında birleştiriciliğin değerini farklı bir halde anlıyoruz. Maalesef dünyanın birçok yerinde kökeni, lisanı, kültürü, cilt renkleri farklı insanlara yönelik ötekileştirme günden güne artıyor. Zenginle yoksul, beyazla siyah ortasındaki uçurumlar giderek büyüyor.
* Göçmenleri maksat alan, nefret kabahatlerinin batılı ülkelerde ürkütücü boyutlara vardığını görüyoruz. Toplumumuzda bu türlü hastalıklı akımlar asla taban bulmasa da Roman kardeşlerimizin de vakit zaman çeşitli meşakkatlerle karşılaştığını biliyorum. Toplumsal medya mecralarının körüklediği ırkçı fikirlerin, kardeşliğimizi zedelemesine asla fırsat vermeyeceğiz. Ön yargıları kırmak, alışkanlıkları değiştirmek elbette atomu parçalamaktan daha zordur, daha çetindir. Daha fazla vakit alır.
* Tüm zorluklarına karşın, son 20 yılda ön kabulleri değiştirme noktasında hamdolsun çok önemli aralıklar aldık. ‘Yaratılanı severiz yaradandan ötürü’ diyerek Roman vatandaşlarımıza geçmişte yapılan ayrımcı yaklaşımların tamamını elimizin karşıtıyla ittik. Roman kardeşlerimize yönelik haksız, adaletsiz, çarpık bakış açısının kırılması tarafında basamak kaydettik. Öteki toplum kısımları üzerinde olduğu üzere, Romanlarla ilgili de bir sorun eza varsa hepsinin üzerine kararlılıkla gittik.
* Öncelikle işe mevzuatımızda bulunan ayrımcı sözleri kaldırmakla başladık. Kökeninden, renginden, lisanından, inancından ötürü ayrımcılığa uğrayan herkese hak arama yolunu açtık. Roman nüfusunun ağırlaştığı kentlere kurduğumuz düzenekler vasıtasıyla eğitimden sıhhate, istihdamdan toplumsal yardımlara kadar her alanda Roman kardeşlerimizi destekledik. İçişleri Bakanlığımız bünyesinde bir Roman Uyum Merkezi açtık.”
“ROMAN KARDEŞLERİMİZE TESLİM ETTİK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kelamlarına şöyle devam etti:
* “Roman vatandaşlarımızın ağır olarak yaşadığı 25 vilayetimizin valiliklerinde sizlerin sesi, soluğu olacak bir koordinatör belirliyoruz. Roman kültürünü yaşatmak ve yeni kuşaklara aktarmak üzere kuracağımız müzemizin çalışmaları devam ediyor. 8 Nisan tarihini ‘Romanlar Günü’ olarak ilan ederek ülke genelinde kutlama programları düzenlenmesini sağladık. Bu vesileyle sizlerin nezdinde tüm Roman vatandaşlarımızın Dünya Romanlar Günü’nü tebrik ediyorum. Kalkınma ajanslarımız KOSGEB ve İŞKUR aracılığıyla Roman kardeşlerimizi, ticari, mesleksel ve ekonomik açıdan destekliyoruz.
* Roman bayanlarımızın kurduğu kooperatiflere hibelerde öncelik veriyor, okul öncesinden üniversiteye kadar Roman çocuklarımıza sahip çıkıyoruz. Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığımız gereksinim duyduğunuz her bahiste sizlerin yanındadır. Yanınızda olmayı sürdürecektir. Toplumsal konut projelerimizde Roman vatandaşlarımızı huzurlu, çağdaş ve nezih konutlarına kavuşturuyoruz. Bugüne kadar çeşitli kentlerimizde 5 bin 133 konutu, parkları, bahçeleri, spor alanlarıyla yapıp Roman kardeşlerimize teslim ettik. Ayrıyeten 6 bin 700 Roman kardeşimizin meskenini onararak yahut yeni baştan yaparak kendilerine takdim ettik.
* Her yaptığımız güzel işlerde olduğu üzere bu gayretlerimizde da maalesef muhalefetin tenkitlerine maksat olduk. Aslı astarı olmayan tezlerle bizi engellemeye çalıştılar. Rantsal dönüşüm üzere iftiralarla projelerimize takoz koymaya kalktılar. Biz bunların hiçbirine prim vermedik. Zelzele felaketi sonrasında bu çalışmaların ne kadar kıymetli olduğunu bir sefer daha gördük. Başta Romanlar olmak üzere 85 milyonun hiçbir ferdinin, dayanıksız, sıhhatsiz yapılarda hayatını sürdürmesine gönlümüz razı değildir. ‘Her Romana Bir Yuva’ amacıyla bundan sonraki çalışmalarımızı çok daha kararlı bir halde yürüteceğiz.”
“ABA ALTINDAN SOPA GÖSTEREN KİBİR KULELERİNE ASLA BOYUN EĞMEDİK”
Erdoğan, konuşmasında şu sözleri kullandı:
* “Roman vatandaşların haklarının ve sıkıntılarının takipçisi olacaklarını belirterek, Roman vatandaşlarımızın bütün haklarını, bütün problemlerinin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Kardeşlerim bizler çocukluk çağlarımızdan biriz, birlikte yazgı arkadaşıyız. Roman kardeşlerimizle bir arada büyüdük. Bu yollarda birlikte yürüdük Türkiye’nin en külfetli, en sancılı periyotlarına birlikte şahitlik ettik. Kendi öz yurdumuzda, kimi vakit parya muamelesine maruz kaldık. Kimimiz inancından ötürü ötekileştirildi. Kimimiz kılık kıyafetin Ötürü aşağılandı. Kimimiz dış görünüşünden ötürü hor, hakir görüldü. Kimimiz sadece dayatılan kalıplara uymadığı için baskıyla karşılaştı. Bizi yıllarca yok saydılar, dışladılar. Kendilerine hak gördükleri birçok şeyi bizlere layık görmediler. Bunların hiçbirine eyvallah etmedik.
* Aba altından sopa gösteren kibir kulelerine asla boyun eğmedik. Hakkımız olanı almak ve korumak için bu ülkede biz de varız demek için çok çetin gayretler verdik. Hamdolsun 40 yılı aşan kuvvetli ve sancılı bir seyahatin sonunda bugün hayal dahi edilemeyen yerlere ulaştık. Türkiye’yi yalnızca seçkinlerin, yalnızca beyazların, yalnızca bir avuç keyifli azınlığın ülkesi olmaktan çıkardık. Bu ülkenin toplumun öbür kısımları üzere Romanların da vatanı olduğunu, Romanların da bu ülkenin ayrılmaz bir modülü olduğunu kabul ettirdik. Bugün geriye yanlışsız baktığımızda şunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliyoruz.
* Eksiklerimiz olsa da inşa ettiğimiz Türkiye her türlü ayrımcılığın dışlandığı kuşatıcı bir Türkiye’dir. İnşa ettiğimiz Türkiye hiç kimsenin inancından, kökeninden, kültüründen dolayı horlanmadığı, kucaklayıcı bir Türkiye’dir. İnşa ettiğimiz Türkiye 85 milyonun tamamının birinci sınıf vatandaş olarak hizmete ve hürmete layık görüldüğü eşitlikçi bir Türkiye’dir. Noksanlarımız yapmak isteyip de yapamadıklarımız olsa da bu Türkiye 10 yıl, 20 yıl, 40 yıl öncesinden çok daha özgür, daha adaletli, daha vicdanlı hepimiz için, daha yaşanabilir bir Türkiye olmuştur. Hiç elbet bu hepimizin ortak başarısıdır. Bu sizler üzere iradesine geleceğine sahip çıkan Roman kardeşlerimizin de başarısıdır.”
“14 MAYIS’TA BU MUVAFFAKİYET HANEMİZE YENİ YILDIZLAR EKLEYECEĞİZ”
Erdoğan, konuşmasında şu tabirleri kullandı:
* “İnşallah 14 Mayıs’ta bu muvaffakiyet hanemize yeni yıldızlar ekleyeceğiz. Türkiye’yi inşallah her alanda daima bir arada bir üst lige taşıyacağız. Buna hazır mıyız? 14 Mayıs’a kadar durmadan, usanmadan çalışmaya hazır mıyız? Nasıl ülkemizin son 20 yılına mührümüzü vurduysak, Türkiye Yüzyılı’nın romanını da siz kardeşlerimle birlikte yazacağız. Bedel ödeyerek, uğrunda sıkıntı çekerek elde ettiğimiz kazanıma, güçlü bir halde sahip çıkacağız. Bugüne kadar bu kardeşinize sizler yoldaşlık yaptınız.
* Kasımpaşa Kulaksız’dan bugüne kadar. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımızdan beri bizi asla yalnız bırakmadınız. Sevincinizle, sevginizle salonlara sığmayan şu coşkunuzda daima yanımızda oldunuz. Sırt sırta vererek kaç badireler atlattık. Birçok zorluğun üstesinden bir arada geldik. Dayanışma içinde, birlik içinde sarılıp kucaklaşarak kaç acıyı bal eyledik. Türkiye’nin bugünlere gelmesinde sizlerin çok büyük emeği var. Türkiye’nin demokratikleşmesinde, devletimizin toplumsal devletçi Kimliğinin güçlenmesinde sizlerin çok büyük katkısı var. Sizlerden 14 Mayıs’ta tekrar çok güçlü bir takviye bekliyorum. Ben Roman kardeşlerimin samimiyetine güveniyorum.”
Erdoğan konuşmasının akabinde çocuklara ikram vererek fotoğraf çektirdi. (DHA)